Cumhuriyet’in 100.yılı sahipsiz, öksüz kaldı; âdet yerini bulsun diye kutlama programları, 2-3 gün gibi kısa bir zaman dilimine sığdırıldı.
Cumhuriyet’in 100. yıldönümüne, 29 Ekim 2023’e birkaç gün kalırken ne Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden ne Hükümetten ne siyasi partilerden ne iktidar ve muhalefete mensup belediyelerden, ne de üniversitelerden herhangi bir kutlama programı açıklanmış değil.
Oysa; Cumhuriyet’in ruhuna uygun olarak 100.yıl kutlama programı, devlet çapında oluşturulan kutlama komitesi tarafından hazırlanıp bir yılı kapsayacak şekilde yurt ölçeğinde uygulanmalıydı. Böyle katılımcı, kapsayıcı 100.yıl kutlama programı Cumhuriyet’in birleştirici, kaynaştırıcı ruhuna uygun olurdu.
Cumhuriyet; ülkemizi ve ulusumuzu dünya uygarlık ligine taşıyacak çağdaşlaşma projesidir.
Cumhuriyet’in ruhu; kurucusu Atatürk’ün özgürlük, eşitlik, kardeşlik, egemenlik, bağımsızlık ve kimsesizin kimsesi olma ruhuyla şekillenmiştir.
Bu nedenle; Cumhuriyet’ in 100. Yıl kutlamaları, Cumhuriyet’in devrimci ruhunu 2’nci yüzyıla taşıma iradesi olarak anlaşılmalıdır.
Böylece; Cumhuriyet’in 100’üncü yılı kutlamaları, sıradan bir yıldönümü kutlaması değildir, olmamalıdır da…
Devlet çapında katılımcı, kuşatıcı bir kutlama projesinin olmaması; basit, olağan törenlerle geçiştirilmesi; Cumhuriyet’in ruhunu incitir.
Unutulmasın ki; demokratik laik Cumhuriyet sahipsiz değildir. Varlıklarını Cumhuriyet’e borçlu olanlar, üniversiteler, sivil toplum örgütleri, demokratik kuruluşlar; Cumhuriyet’e sahip çıkacaklardır.
CHP’nin projesi var mı?
Cumhuriyetle yaşıt olan Cumhuriyet’in kurucusu Atatürk’ün partisi CHP; parti içi iktidar mücadelesinden vakit bulup Cumhuriyet’in 100. yılını, tüm yılı kapsayacak bir projeyle kutlamaya zaman bulamadı.
Bu arada; Cumhuriyet’le “hesaplaşma”ya yeminli siyasi odaklardan Cumhuriyet’in devrimci ruhuna sadık kalarak kutlama programı hazırlamaları da beklenemezdi.
Öte yandan; varlığını Cumhuriyet’e borçlu olan Türkiye Büyük Millet Meclisi, üniversiteler, demokratik kuruluşlar, sivil toplum örgütleri de ne yazık ki; Cumhuriyet’in devrimci ruhunu, çağdaşlaşma felsefesini özümseme becerisini ve duyarlılığını gösteremiyorlar.
Beklentimiz; Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin öncülüğünde ve devlet organlarının katılımıyla demokratik laik kuruluşlar, örgütlü toplum kesimleri, yargı kurumları, Milli Eğitim Bakanlığı, 2023 yılının tümünü kapsayacak şekilde zengin içerikli kutlama programları hazırlayıp uygulamalarıydı. Ne yazık ki; bu beklentimize karşılık bulamadık.
Özet olarak; devlet çapında oluşturulacak 100.yıl kutlama komitesi; katılımcı ve kuşatıcı bir anlayışla, 12 aya yayılacak şekilde panel, seminer, uluslararası toplantılar düzenlenerek Cumhuriyet’in devrimci ruhu, çağdaşlaşma felsefesi ve aydınlanma karakteri anlatılmalıydı; billboardlar, afişler ve diğer görsel malzemelerle vurgulanmalıydı.
Ne yazık ki olmadı…
Sonuç olarak:
Aydınlık geleceğimiz; Cumhuriyet’in değerlerini, özümsemiş çağdaş toplumla mümkün olabilir.