Biz evde yaşayan 6 kızdık.
Bendeniz, Ayşe, Ceren, Ayten, Piraye, Asiye. Bir tane de ayıoğlu ayı şüşko Memed var ama zaten o da uzun yıllar önce topişkoları alındığı için aramızda bacı kontenjanından yaşayıp gidiyor.
Ayşemiz gitti bildiğiniz gibi. Uçtu melek oldu.
Ayşe'nin hastalık sürecinde bir daha hayvan sahiplenirsem engelli bir çocuk alacağım demiştim.
Önüme çok ilan düştü ama fotoğraftan da olsa bir bağ kuracağım canı bulacağımı biliyordum. Bekledim.
Ve buldum.
Benim bir arkadaşım var. Adı Özgün Öztürk. Kendini insan dışındaki canlıların da yaşam haklarını korumaya adamış.
Bir derneği de var: Yaşam Haklarına Saygı Derneği.
Özgün Türkiye'nin her yerindeki zor durumda kalan canlara yetişmeye çalışıyor.
Evde dört tane felçli halvala yaşıyor.
İki köpek, bir kedi bir de karga!
Hepsi bunlar yaşamaz uyutulsun denilen hayvanlar.
Özgün kimseyi dinlemedi ve bu dört hayvanı hayata yeniden bağladı.
Sevgi ve merhametten aldığı gücüyle.
Özgün'ü sosyal medyadan takip etmenizi öneririm. çok eğlenceli bir aile onlar. Belleri kırık, ayakları kırık çocuklar ama inanın hepimizden daha güzel bir hayat yaşayıp çok da eğleniyorlar.
***
Bir arkadaşım daha var. Adı Lucie. O da evinde tam dokuz köpekle beraber yaşıyor. Hepsi sokaktan. Dördü engelli. Eşi i Marc'la birlikte sadece bu dokuz köpeğe değil, Çeşme çöplüğünde hayat mücadelesi veren tüm köpeklere annelik ve babalık yapıyorlar. Yaz kış yağmur çamur demeden.
Onların evleri de çok renkli ve eğlenceli.
Engelli hayvanlarının diğerlerinden hiç farkı yok. Bakımları da diğerlerine göre hiç zor değil.
İşte ben bu arkadaşlarımın evlerindeki neşeye çok özendim.
Ve evime sonunda ben de bir neşe kattım.
Çiçek geldi taaa Tokat'tan...

Tokat'taki sokak hayvanlarının annesi Aslı'nın bulduğu, Özgün'ün İstanbul'a aldığı, ne yazık ki bir ayağının ampüte edilmek zorunda kalınan Çiçek artık benim minnoş ailemin yeni üyesi oldu.
Evin dişi popülasyonuna bir tane daha kız katıldı anlayacağınız.
Küçücük, kemikleri sayılan sipsi kılıklı bir şey!
Üç ayaklı olması yaşam enerjisine hiç engel değil.
Gelir gelmez eve öyle bir pozitif enerji pompaladı ki Ayşem'in gidişiyle evin üzerine çöken matem havası biraz olsun dağıldı.
Ayşem'in yerine tutacak, ciğerimdeki acısını dindirecek biri yok ama Çiçek kız biraz olsun yarama merhem oldu.
Bir de ayağım kırık biliyorsunuz. Çiçek geldiği andan beri uyumak için alçılı ayağımı kendine yastık yaptı.
Çekenin halinden çeken anlar misali...
***
Şimdi sizden bir ricam olacak.
Ne olur evinize bir can alacaksanız lütfen ama lütfen parayla satın almayın.
Barınaklar, sokaklar size sonsuz sevgi ve neşe verecek canlarla dolu.
Hele bir de karşınıza engelli bir bebiş çıkarsa sakın ha korkmayın.
İnanın bakımlarının ekstra hiçbir ağırlığı ve zorluğu yok.
Yaşam enerjileri müthiş! Gözlerine her baktığınızda size olan bağlılıklarının coşkusu yüreğinizi kabartacak. Yok böyle bir huzur!
Benim için hayat nereden ne tokat yiyeceğim belil olmayan insanlardan ziyade kedilerle, köpeklerle, kuşlarla, kirpilerle, ağaçlarla, otlarla, çiçeklerle daha güvenli ve daha eğlenceli.
Bu eğlenceye siz de katılın.
İnsanların kirinden,pasından, çamurundan bir güzel arının, paklanın!