Erdoğan, AKP’li belediye başkanlarını Saray’da toplamış, talimatlarını vermiş; “Sokaktan, çarşıdan ayağınızı kesmeyin. Emek vermeden sadece sosyal medya mecralarıyla vatandaşın kalbine girilemeyeceği çok açık ortaya çıkmıştır. Sosyal medya belediyeciliği, hizmet belediyeciliğinin yerini almaz, alamaz.”
Erdoğan, AKP’nin 2019 yerel seçimleri öncesinde açıkladığı 11 prensibe ‘sıkı sıkıya bağlı olun” diyor ve ekliyor: “Özellikle imar düzenlemelerinde asla şaibeye yer vermeyecek şekilde adil ve açık bir çalışma ortaya koymanız gerekiyor. Aynı şekilde ihaleleri mutlaka şeffaf bir şekilde gerçekleştirin, hatta tüm ihaleleri canlı yayınlayın. Yaptığınız işlerin tanıtımına önem verin. Yerel Yönetimler Başkanlığımız illerimize yönelik çalışmalar yapıyor.”
Konuşmanın önemli bir mesajı da “Mütevazi olmak, tevazu içinde çalışmalarımızı yaygınlaştırmak bizim için en önemli görev.”
Bu konuşmanın satır arasını okursak, sırasıyla şöyle mesaj alabiliriz:
Sosyal medya çalışmamız başarısız oldu. On binlerce görevli, seçilmiş troller, yandaşlar kamuoyunda istediğimiz etkiyi yapmadı. Hizmet edin.
Biz büyük ihaleleri şeffaf yapmıyoruz, yandaşlar arasında paylaştırıyoruz. İstediğimiz yerde istediğimiz imar düzenlemesini yapıyoruz, yeri istediğimize veriyoruz. Siz imar işlerini şeffaf yapıyor gibi görünün, ihaleleri canlı yayınlayın. Bu halk nezdinde bize destek sağlar. Bizim Yerel Yönetimler Başkanlığımız illerde özel çalışmalar yapıyor. Diğer işleri bize bırakın.
Mütevazı olmak, tevazu içinde yaşamak sizin işiniz, o zaman biz de itibardan tasarruf etmeden yaşarız, göze batmayabilir.
2019 Yerel seçimleri sırasında açıklanan 11 prensibin tutulacak yanı kalmamış, yine de gidin, bakın, bulun, uyun diyor.
Bu 11 prensibin biri şöyleydi: “Katı atıktan kanalizasyona, hava ve gürültü kirliliğine kadar, çevreye zarar veren tüm unsurların olumsuz etkilerini ortadan kaldırmaya yönelik yatırımlar her ilde yaygınlaştırılacak.”
O kadar yatırım yapıp çevreyi korudular ki Marmara’ya deniz salyası (müsilaj) illetini bulaştırdılar.
Yandaş medya ile seçimlerde sonuç alamayacaklarının farkındalar. Bunun için birçok yeni parti üreterek oluşacak muhtemel ittifakları dışarıdan ve içeriden parçalama gayretindeler. Bu arada HDP’yi kapattırarak hem oylarının bir kısmını almak hem de millet ittifakında çatlak yaratma peşindeler.
Seçime giderken “daha göreceğiniz çok şey var”. Olmadı tırmanan terör, çatışan partililer, fakat terörü yapanlar da çatışanlar da hep aynı reklam ajansından.
Türkiye bu oyunları çok gördü, umarım bu kez daha tedbirli ve itidalli karşılar.
Zira iktidar değişince başlayacak sorgulamalar ve yargı süreciyle “temiz toplum” için epey demokratik temizlik yapılacak. Halkımız bunu fazlasıyla hak ediyor. Gençlerimizin önü başka türlü açılamaz.