Çoğulcu, çok sesli, katılımcı demokrasilerde ÖZGÜR BASIN; en çok iktidara yarar.
Demokrasilerde siyasal iktidarlar için ‘’tehdit’’ oluşturan olumsuz ortam; parlamento ve kamuoyu denetiminin olmadığı ortamdır. 2024 Türkiye’sinde Ak Parti iktidarı için parlamento, basın ve kamuoyunun etkili bir denetimi olduğu söylenemez. Parlamento çoğunluğu AK Parti iktidarının elinde. Basının yüzde 90’ı da iktidarın kontrolünde.
Basının görevi:
Özgürlük ortamında halkı doğru ve sağlıklı bilgilerle bilgilendirmek.
Toplum adına siyasal iktidarı yayın yoluyla denetlemek.
Basının yüzde 90’ nın iktidarın kontrolünde olması hem denetimin hem de halkın doğru ve sağlıklı bilgi edinmesinin önündeki engeldir.
Siyasal iktidarın ‘’mutlak’’ kontrolündeki basın da gazeteci de özgür olamaz. Bu bağlamda; TBMM’nin görevleri de:
Yasa yapmak,
Hükümeti denetlemek,
Bütçe yapmak
TBMM’de çoğunluğun AK Parti iktidarında olması; denetim görevinin, yasama ve bütçe yapma fonksiyonunun sadece iktidar odaklı olarak yerine getirilmesi, demokrasinin ‘’ÇOĞULCULUK’’ ilkesiyle örtüşmemektedir.
Bu tablo; özgür basının önemini anlatıyor.
Basın özgür değilse; halk özgür değil, iktidar da denetim olanağından yoksundur.
İKTİDARIN ANAYASAL GÖREVİ
Anayasamız; siyasal iktidara basının hareket alanını ‘’sınırlama’’ değil; tersine özgürlük ortamında çalışmalarını kolaylaştıracak önlemleri alma görevini veriyor. Öte yandan; siyasal iktidar tarafından basında sermayenin el değiştirmesi, tekelleşme; özgürlüğün önüne bariyer koyma anlamına geliyor. Ayrıca; siyasal iktidar tarafından basın kanununda ve Türk Ceza Kanunu’nda gazetecileri cezalandırmaya dönük düzenlemelerin yapılması; gazeteciyi toplumu bilgilendirme görevinden alıkoymaktadır.
Bu arada; basın gerçekler karşısında suskunsa; toplum da sessiz-soluksuz, demokrasi de savunmasızdır. Basının genetiğinde, özgürlük anlamının daraltıldığı, sesinin soluğunun kesilmeye çalışıldığı dönemlerde, yasal sınırlar içinde ve hukuka saygılı kalarak toplumu bilgilendirme bağlamında ‘’MÜCADELE’’ vardır.
24 TEMMUZ’ DA SANSÜRSÜZ BASIN DİLEĞİ…
24 Temmuz 2024, basından sansürün kaldırılışının 116’ıncı yıl dönümü.
24 Temmuz; aynı zamanda ‘’BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ İÇİN MÜCADELE GÜNÜ’’dür.
24 Temmuz 2024’ de basının, siyasetin ve toplumun gündemini ‘’ÖZGÜRLÜK ARAYIŞI’’nın oluşturması; içimizi acıtıyor.
Özgür basın; demokrasinin sigortası, haber alma halkının da güvencesidir.
Doğru ve sağlıklı bilgi edinme ve haber alma hakkı aynı zamanda temel insan haklarındandır.
SONUÇ OLARAK: Mücadeleyle kazanılan basın özgürlüğü; aynı mücadele ruhuyla da korunabilir.
