Yerel seçim için aday adayları sayısında rekor Urla’da: Belediye başkanı olmak için başvuran kişi sayısı 47. Adaylık için başvuranlarla ilgili çeşitli yorumlar var; CHP’deki değişim ile iç yapının demokratikleşmesi, yönetimin yeni olması nedeniyle parti teşkilatında aday olanların merkezce tam olarak tanınmama olasılığı. 

Aday adaylarının da doğal olarak başvurularıyla ilgili kendi gerekçeleri var. Bilgiliyim, deneyimliyim, halk beni seviyor, ben bu işi yaparım, bu kez ben de şansımı deneyeceğim gibi… Örnekler çoğaltılabilir. 

Neden başka ilçelerde sadece birkaç özgüvenli aday varken, Urla’daki sayı 47?

Urlalının yerel yönetime ilgisi kimseyi şaşırtmasın! Urla tarihi boyunca kimliğini belediye başkanları sayesinde korudu. Türkiye’de kentine hizmet etmiş belediye başkanlarının sayısı çok azdır; Vedat Dalokay, Ahmet İsvan, Ali Dinçer, Yılmaz Büyükerşen gibi efsanelerin ortak bir özelliği vardır. Bu başkanlar, kenti halka hizmet etmek için biçimlendirirken kendi çıkarı için çalışmayan yöneticilerdir. Büyükşehir belediye başkanlarının yanı sıra efsane ilçe başkanları da var. Bunlardan birisi de Bülent Baratalı’dır. 

Bülent Baratalı, 1977’de seçildiği belediye başkanlığı görevini 4 dönem toplam 22 yıl yaptı. Bugün Urla sokaklarında özgürce ve gururla dolaşıyor ve halkın sevgi mesajını alıyorsa, burada birkaç önemli neden var: Birincisi, belediye başkanlığında desteklediği projelerden hiçbir zaman maddi çıkar sağlamadı, ikincisi Urla’nın Yeşil Urla olarak anılmasına neden olan yapılaşmayı iki kat ile sınırlı tuttu. Bugün bile bu kabullenilmiş kararı herkes yerleşik karar olarak kabul ediyor. Üçüncüsü ise, Urla’nın aydın insanlarını yeni yerleşim alanları açarak Türkiye’nin aydınlarıyla birleştirdi. Bu kitleleri bir araya getirerek Urla’ya sinerji kazandırdı.

Ancak, Türkiye’nin en büyük ilçelerinden birisi olan Urla, 704 kilometrekarelik (70 bin 400 hektar) alanı ile cazibe merkezi halinde. Urla değişik alanlara yayılmış 37 mahalleden oluşuyor. Bunların 17’si eskiden köy statüsünde idi, şimdi mahalle oldu. Urla’nın tarım alanı yaklaşık 8 bin 600 hektar.  Urla sakin bir ilçe iken, İstanbul’da yaşayanların bir kısmının Marmara Depremi 17 Ağustos 1999’dan sonra başlayan güvenli yerleşim yeri arayışı ile hızlı bir nüfus artışına girdi. Görece varlıklı kesimin Urla’ya “göçü” Kovid-19 salgınında temiz hava arayışı ile hız kazandı. İzmir Depremi’nde ise (30 Ekim 2020) bu göçe İzmirliler de eklendi. 

Gelenlerin bir kısmı, yaşamını Urla’da da aynen yaşamak isteyince, komşu tarladaki koyun yetiştiricileri, koku yapıyor, kapatılsın diye İlçe Tarıma şikâyet edildi. Bazı konut siteleri yaz aylarında ağustos böceklerinin ötüşü rahatsız ediyor diye sitenin tüm ağaçlarına zehirli ilaç sıktırdı. Urlalılar, “farklı” yaşam özlemcilerinin sosyal yaşama olumsuz yansımasını önlemeye çabalıyor. 

Urlalının mevcut aydın yapısı CHP’ye aday adaylık başvurusunu hızlandırdı. Aday adaylarının önemli kısmı çarşıda, pazarda, tarlada, küçük sanayide dolaşıyor, kendini tanıtmaya çalışıyor, sorunları dinliyor. Bir kısmı projelerini sosyal medyada her gün paylaşırken, bir kısmı da sokak ilanları vermeye başladı. 

Peki bu girişimleri partinin ilçe başkanlığı yönlendirebilir mi? Tabii ki evet. Hemen iki öneri yapayım: 

Birincisi, aday adaylarının başvuru dosyasını tek tek alıp, sosyal medyada başarı dilekleriyle paylaşan CHP Urla İlçe Başkanlığı bu kişileri bir kahvaltıda bir araya getirebilir. Birbirleri ile kaynaşmasını sağlayarak, kim seçilirse seçilsin onunla birlikte olacaklarının sözünü el ele tutuşarak teyit edebilirler. 

İkinci olarak da projelerini paylaşan veya olup da paylaşmayan aday adaylarını İlçeye davet edip, toplu olarak proje havuzu oluşturabilirler. Bu projeler listesi “yeni başkana” bir rapor olarak verilebilir. Bunun için gençlerden katkı alınabilir. 

Bu çalışma sadece Urla’da değil tüm ilçelerde yapılabilir. Mademki, bir heyecan var, o halde görev başına…