Orta Vadeli Program’ın artıracağı bütçe giderleri, vergi gelirleriyle birlikte özelleştirme gelirleriyle de finanse edilecek.

Ağırlıklı olarak turizm bölgelerinde yer alan ’’değerli’’ araziler, özelleştirme idaresi tarafından satışa çıkarıldı.
Bu bağlamda; İzmir’ de bulunan Devlet Su İşleri (DSİ) ve Kara Yolları Genel Müdürlüğü (KGM) taşınmazları, Urla’da, Seferihisar’ da denize sıfır kıymetli arazilerle, Aliağa’da gemi söküm alanları da satılacak.

Bu arada; özelleştirme idaresi Başkanlığı tarafından satışa sunulan ülke genelindeki birçok ilde, Hazineye ait 33 bin 053 kilometrekare arazi satış portföyünde.

Aydın Kuşadası’ndaki Sosyal Güvenlik Kurumu binası ve Sümer Holding A.Ş. taşınmazları, Muğla’ da bulunan elektrik üretim Anonim Şirketi (EÜAŞ)ile elektrik iletim Anonim Şirketi’nin (TEİAŞ) taşınmazları satılacak.

Öte yandan; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, yaptığı açıklamada; çıkarılacak bir yasa ile konut fiyatlarındaki artışın önüne geçmek için hazine arazilerinin de satılacağını söyledi.

Görünen o ki; büyük bir satış dalgası yaşanacak, daha sonra da kalan hazine arazileri imara açılacak.

Hazine arazilerinin yüzde 25'i satılıyor

33 bin 053 kilometrekare Hazine arazisi satılacak.
Türkiye’nin yüzölçümü 783 bin 562 kilometrekare, toplam Hazine arazisi ise 358 bin 85 kilometrekare. Ülkemizin yüzde 45.79’u Hazineye ait arazilerden oluşuyor.

Bu arada; Hazine taşınmazları içindeki ormanların yüzölçümü de 227 bin 068 kilometrekare.
Böylece Hazinenin sahip olduğu yerlerin yüzde 63’ü ormanlardan oluşmaktadır. Dolayısıyla Türkiye yüzölçümünün yüzde 28.9’ u orman arazisi olarak tescillidir.

Böylece; hazinenin elinde bulunan orman hariç, varlığının yüzde 25’ i satışa sunulacak.
Satılacak Hazine varlığının alanı, Trakya’nın, ülke olarak da Belçika ve Arnavutluk’un yüzölçümünden daha fazla bir alandır.
Hazine varlığının satışlarında rekabetçi bir fiyatın oluşması için ihaleleri takip etmek ve kamu yararına uygun satışlar yapılmasını sağlamak, vatandaş olarak hepimizin görevidir.

Cumhuriyet’in ülkemize kazandırdığı varlıkları, stratejik tesisleri, fabrikaları satarak ’’kötü yönetim’’ yüzünden oluşan bütçe açığını kapatmak, doğru bir yöntem değildir.

Bu arada; Hazine arsalarının konut sorununu çözmek için satışa sunulmasında kamu yararının gözetilmesine öncelik verilmesi, yaşamsal önemdedir.

Öncelikle; Ege-Koop gibi güvenilirliğini, üretkenliğini, toplumsal kapsayıcılığını kanıtlamış, kooperatif üst birliğine imarlı ve altyapılı olarak tahsis edilmesi en doğru yol olacaktır.

SONUÇ OLARAK: Cumhuriyet’in ülkemize kazandırdığı değerleri, satmadan önce korumasını sağlayalım.