Tunceli’nin Hozat ve Ovacık ilçeleri arasında kalan Buzlutepe mevkiinde 10 günden fazladır devam eden orman yangınları var.  Duydunuz duymadınız bilmem. Belki umursandı belki umursanmadı. Sanki Anadolu’ da bir orman değilmiş gibi. Hoş dünyada yanan her orman, eriyen her buzul, taşan her akarsu, yaşanan her kuraklık hepimizi ilgilendiriyor ya...

Dersim-Tunceli’ deki ormanlar, Anadolu için çok özel ve özgünlüğü olan yaşam alanlarıdır da!

Dersim-Tunceli “...dağların(ın) güney yamaçlarında, 1800 metreden daha alçak kesimlerde yer yer meşe ve ardıç topluluklarına rastlanmaktadır... Vadilerde ve akarsu boylarında meşe ağaçlarının yanı sıra ardıç, gürgen, dişbudak, akağaç, söğüt, kavak ve çınar ağaçları da bulunmaktadır. Platolarda doğal bitki örtüsünü kısa boylu çayır otları oluşturmaktadır. Munzur Vadisi tabanında ve su boylarında karışık olarak karaağaç, akağaç, kızılağaç, dişbudak, çınar, asma, huş, ceviz, yabani fındık, kavak, söğüt ve çalı türlerinden oluşan zengin bir bitki örtüsü bulunmaktadır. Alt flora, meşelerin koru niteliğinde olduğu yerlerde zengin durumdadır. Bitki örtüsü bakımından çok zengin olan Munzur Vadisi Milli Parkı florasında 1518 çeşitli bitki kayıtlıdır. Bu bitkilerin 43 çeşidi Munzur Dağlarına özgü olup 227 çeşidi ise Türkiye’ye ait endemik türlerden oluşmaktadır. Munzur Dağlarından başka hiçbir yerde bulunmayan endemik bitkiler arasında; çan çiçeği, erzincan kirazı, binbirdelikotu, munzur kekiği, munzur düğün çiçeği, dağçayı, munzur dağı oltuotu ve menekşe sayılabilir. Ters lalesiyle ünlüdür.

Tunceli' de yaşayan yabani hayvanlar kırmızı benekli alabalık, boz ayı, kurt, yaban domuzu, geyik, karaca, dağ keçisi, su samuru, vaşak, tilki, vahşi kedi, tavşan, kartal, ağaçkakan, yarasa, atmaca, şahin, leylek, ala karga, sakallı akbaba ve 1950-60li yıllarda hazar kaplanı, Anadolu parsı ve çizgili sırtlanda görülmüştür...”

Anadolu ormanları çeşitli nedenlerle yanmakta veya yakılmaktadırlar. Daha önceki yazılarımda bu konulara değinmiştim.

İşte askercil amaçlarla yakılan ormanlara örnektir Dersim-Tunceli’ deki orman yakılmaları.

27 Ağustos 2021 tarihli Cumhuriyet Gazetesi’ nden bir haber: ...Tunceli Belediye Başkanı Fatih Mehmet Maçoğlu, Ovacık’ta 10 gündür devam eden yangına ilişkin, ‘Yangına müdahale etmek istediğimizde güvenlik nedeniyle o bölgeye giremeyeceğimize dair il makamınca bize bildirildi. Ovacık Kaymakamı bölgeye gelerek hiç kabul edilemez bir üslup tarzla üzerimize yürümesi... Eğer bu tür durumlarda köye girerseniz, gerekirse kaymakamlığı bırakır, size sıkıntı olacağına dair tehditvari üslupla bölgeye girmemizi engellemeye çalıştı’dedi...

Atanmış bir Kaymakam halkın oylarıyla seçilmiş bir Belediye Başkanına nasıl böyle davranabilir ve hangi cüretle böyle tehdit edebilir?

Bu kadarcık veri bile Dersim -Tunceli ormanlarının askercil amaçlarla yakıldığının delilidir. Elbette toplumsal, kültürel, inançsal tarafları da vardır bu orman yangınlarının.

Evet, Anadolu’muzun değişik coğrafyalarında değişik nedenler ve amaçlarla ormanlar yakılmaktadırlar. Ancak hepsini bir ortak paydada toplamak gerekirse, sermaye amaçlı ve sermayenin egemenliğini sürdürmek amaçlı olmalarıdır.

Sermaye büyüsün, egemenliğini sürdürsün; halklar ve kültürler, inançlar yok edilsin...

Basın açıklaması yapmak yetmez! Askersel amaçlı orman yangınlarını engellemek için sesimizi yükseltirken barış çığlıkları da atmak zorundayız!