Kasım ayında ülkemizde döviz kuru kasırgası esti, aralık başında da etkisi devam ediyor. Tam bir yıl önce kasım ayında instagramdan istifa ederek ortadan kaybolan Hazine ve Maliye Eski Bakanı Berat Albayrak’a, 2020 Eylül ayında Yeni Ekonomi Programı (YEP) sunumundan sonra gazetecilerin döviz kuru hakkında sorusuna “Kur benim için hiç önemli değil, hiç oraya bakmıyorum”, “Sanayimiz iyi oraya da bakmıyorum”, “Döviz kuru artık bizim elimizde” demişti.
Önceki gün AKP grup toplantısında, Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yüksek faiz sisteminde devam etseydik, bu büyüme rakamlarını göremeyecektik. Değişimi ya şimdi yapacaktık ya da en az bir neslin daha hedeflerinden uzak kalmasına izin verecektik. Şu anda tüm sektörlerle yeni yatırımlarla, makinelerle, kesintisiz kapasite büyütme çabasındayız.”, “Kur, bugün artar yarın düşer” dedi. 14 ay önce damat bakanda kuru önemsemeyerek cumhurbaşkanının söylediği “Kur, bugün artar yarın düşer” anlamı taşıyan “Kur artık bizim elimizde” şeklinde her ikisi de aynı şeyi söylemesine rağmen, geçen sene YEP açıklaması sonrası, istifa edene kadar dolar kuru 7,34’lerden 8,58 liraya fırladı.
Naci Ağbal geldiğinde, dolar kuru kısa sürede 6,80 liralara kadar düştü. Yaklaşık dört buçuk ay sonra görevden alınan Naci Ağbal’ın yerine Merkez Bankası Başkanı olarak göreve atanan çekirdekçi Şahap, Eylül 2021’e kadar korkudan faize dokunamadı. Önce Manşet enflasyonu hedeflemişti, tutmadı. Akabinde çekirdek enflasyonu hedefledi, o da tutmadı. Ondan sonra enflasyonu takip etmeyi bıraktı ve cari açıkçı oldu. Bu defa cari açığı kapatmak ve ihracatı artırmak için lirayı değersizleştirmek yeni hedefi oldu. İşte bu son hedef, Cumhurbaşkanının salı günü bir televizyon kanalında gazetecilerle yaptığı iki saatlik oturumda, “Düşük Faizle Üretimi ve İhracatı artıracağız” gibi bir tez öne sürerek, adına da “Yeni Ekonomi Modeli” adını koyduğu bir şeyi denemeye başladı. Bu hedef tutar mı? Tutmaz... Tutmayacağını da piyasalar daha konuşmasının başlarında yaşanan kur artışı ile gösterdi. Açıkladığı modelin aksine önceki gün grup konuşması öncesinde, merkez bankamızda bize ait olmayan dövizle piyasalara döviz satarak müdahale etti. Konuşma başlayınca kur tekrar yükseldi ve satılan döviz de boşa gitti.
Bu iktidarın koyduğu hedeflere, vereceği hizmetlere, uyguladığı politikalara gelince; hangi hedef gerçekleşti de açıklanan yeni hedeflere inanalım. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 2011 yılında başbakanlığı döneminde açıkladığı 2023 on yıllık ekonomi hedeflerine baktığımızda, 2023 yılı hedeflerinde Türkiye, dünya ekonomisinde ilk onuncu sıra içerisinde olacağını hedefledi. Fakat kurda yaşanan sıkıntılar, kötü ekonomi yönetimi gelecek yıl bizi G-20 ülkelerinin dışına itti. Bizim yirminci sıramızı İsviçre alacak. 2022 yılında ise Tayvan’ın bizi geçerek yirmi birinci sıraya yükseleceği tahmin ediliyor. 2023 yılı hedeflerinde Türkiye’de milli gelir 2 Trilyon dolar olacaktı. Fakat o hedefe de ulaşmanın imkânsız olduğu görüldü. Orta vadeli program (OVP) gereği bu yıl milli gelirimiz 794 milyar dolar hedeflenmişti. Son döviz kuru artışları ile bu yıl milli gelirimizin hangi rakamla sonuçlanacağını hep birlikte göreceğiz. Yine, 2023 yılı ekonomi hedeflerinde, kişi başına düşen milli gelir 25 bin dolar olacak diye açıklandı. Açıklanan rakamların yarısına bile ulaşamayacak gibi gözüküyor. Dövizdeki son artışlarla kişi başına düşen milli gelir 7 bin dolar civarlarında gerçekleşeceği tahmin edilmektedir. Bunları çoğaltabiliriz. Bunlar orta vadeli programlardı.
Yavaş yavaş daha kısa vadeli hedeflere gelince; en belirgini Temmuz 2018’de göreve gelen ve Kasım 2020’de görevden kaçan damat bakan zamanında oldu. Yeni Adana, Has Diyarbakır, Öz Bolu... gibi otobüs firmalarının önüne eklenenlere benzer, “Yeni Ekonomi Programı Yapısal Dönüşüm Adımları 2019”, “Yeni Dengelenme, Yeni Normal, Yeni Ekonomi”, “Yeni Ekonomi Programı (YEP)” şeklinde farklı isimlendirmelerle sık sık ekonomi programları açıkladı ve açıklanan hedeflerin hiçbiri tutmadı. Damadın YEP’teki 2021 kur hedefi 7,68, 2022 hedefi 7,88 ve 2023 dolar hedefi 8,02 liraydı, daha 2021 yılı bitmeden dolar 13 liranın üzerine çıktı. Süre daha da kısaldı, daha iki ay önce açıklanan 2022-2024 Orta vadeli programda (OVP) bu yıl sonu için yani gelecek ay sonu kur hedefi 9,16 lira, üç yıl sonraki 2024 yılı hedefi ise 10,22 lira olarak açıklanmıştı. Bu hedefler de tutmadı. Süreler çok çok çok daha kısalarak haftalara düştü. Merkez Bankası iki hafta önce bu yılsonu dolar kuru hedefini 9,22 liradan 9,98 liraya yükseltti. Bugünlerde dolar 13 lira üzerinde seyrediyor. Hedeflerin hiçbiri tutmuyor ve ekonomi yönetimleri artık gözünün önünü göremez hale geldi veya bilerek görmezden geliyor. Sonuç olarak, cumhurbaşkanının yeni hedefi olan “Yeni Ekonomi Modeli” tezini 83 milyon vatandaşımızın üzerinde deniyor. Yarın denedik olmadı diyebilir mi? Der... Çünkü daha önce defalarca kendi ifadesi ile kandırıldım, aldatıldım demişti. Sadece ekonomi alanında değil başka alanlarda da verilen sözler ve hedefler tutmadı. 2011 yılında yerli uçağımız göklerde demişlerdi. Benzer şeyleri yerli otomobil içinde ifade etmişlerdi. Peki biz tutturulamayan hedeflerin nesine inanalım!