Türkiye’de bir yandan sorunlar birikiyor, derinleşiyor; diğer yandan geniş emekçi halk yığınlarının direnci azalıyor; itirazlar, direnişler ve arayışlar yükseliyor.
Günler böyle geçiştirilirken yüksek siyasette ise Erdoğan’ın başına kalan AKP/Saray Rejimi gıdaya uygulanan KDV oranını yüzde 8’den yüzde 1’e indirerek mutfaklardaki yangını tükürükle söndürmeye çalışırken; Millet İttifakı, yuvarlak masa buluşmasıyla genişlemeye, yığınak yapmaya devam ediyor.
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun daveti üzerine, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan ve Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nun bir araya geldiği yuvarlak masa buluşmasının ardından yapılan ortak açıklamada, 'Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem'e geçmenin "ortak ve öncelikli hedef" olduğu belirtildi ve üzerinde uzlaşmaya varılan yeni sistemle ilgili mutabakat metninin 28 Şubat'ta yapılacak ortak açıklamayla kamuoyu ile paylaşılacağı duyuruldu.
Bir kısmı Erdoğan’ın eski dostları olan sağ siyasetçilerin CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun davetine icabet ederek masasına oturması, tartışılsa da ilgi ve destek gören bir başarı. Kısacası verilen fotoğraf tüm eleştiri ve tartışmalara rağmen, coşku yaratmasa da gereken birlikteliğin Kılıçdaroğlu’nun öncülüğünde sağlandığını kanıtladı.
Diğer yandan HDP ve TİP’in öncülük edeceği üçüncü bir ittifak iradesinin gördüğü ilgi ve yarattığı heyecan ise memleketi tek adamdan kurtarmanın ötesinde yeniden kurmanın da umudunu büyütüyor.
Erdoğan liderliğindeki devletli İslamcı Kleptokrasi’nin memleketi sürüklediği krizler yumağına karşı normal şartlarda yan yana gelemeyecek siyasi aktörlerin birlikte hareket etmesi, siyasi liderlerin ortaklaşmak için müzakere ve iletişimi güçlendirmeleri neresinden bakarsanız bakın, uzun yıllardır göremediğimiz ve rahatlatan sahneler.
Erdoğan çözümsüz ve başarısız, muhalefet arayışta ama bulanık, halk yorgun ve sabırsız.
Sorunların biriktiği, derinleştiği ve geniş emekçi halk yığınlarının direncinin azaldığı bir dönemde, hele ki itirazlar, direnişler ve arayışlar yükseliyorken; artık Erdoğan’ın tek adam iktidarının yerine güçlendirilmiş parlamenter sistemin getirilmesinin ötesinde bir ufka ihtiyacımız var.
Gıda krizi, enerji krizi, işsizlik, sağlık sisteminin çöküşü vb. onlarca sorun ve kriz nasıl çözülecek? Türkiye’nin yeniden kurulmaya ihtiyacı var ve en acil sorunların çözümünden başlayarak geleceğe nasıl yürüyeceğimizin ortaya konması gerekiyor. Merkezi devlet organizasyonundan yerel yönetimlere kadar her düzeyde yeni bir ülkenin inşasına, yeni bir ufka ihtiyacımız var.
Toplumsal talepleri, siyasal stratejileri ve geleceği tartışmaya devam edeceğiz…