Belediyecilik hizmeti; gecemizi gündüzümüzü, yaşamımızın tüm alanlarını kapsayan özellikli bir hizmet alanıdır.

Bu nedenle; 31 Mart 2024’te yapılacak yerel seçimlerde belediye başkanlığına aday olanlar, öncelikle neleri yapacaklarına, neleri yapmayacaklarına ilişkin projelerini açıklamak durumundalar.

Sosyal belediyecilik hizmeti; insan odaklı, çözümcü, toplumcu, dayanışmacı, halkçı, bilimi, demokrasiyi, katılımcılığı, saydamlığı ve güveni önceleyen bir belediyeciliği öngörmektedir.

O halde, belediye başkan adaylarının seçmene sunacakları projede neler olmalı?

Adayların öncelikle ele almaları gereken projeler ana hatlarıyla şöyledir:

-Kentsel yaşamı kolaylaştıracak projeleri hazırlayıp uygulamak.
-İzmir’i fiziki, sosyal, kültürel altyapısıyla, yeşil çevre dokusuyla yaşanabilir, örnek kent haline getirmek ve dünyanın önde gelen kentlerinden biri yapmak.
-Kentsel dayanışmayı ve sosyal yardımlaşmayı sağlamak; işsizliğe, yoksulluğa, çaresizliğe, konut ve barınma krizine çözüm üretmek ve kent yoksulluğuyla mücadele etmek.
-Cinsiyet ayrımcılığına, kadına yönelik şiddete, cinsel tacize karşı projeler üretmek.
-Dost kapısı Belediye anlayışıyla çocuğu, genci, yaşlıyı, engelliyi, işsizi, evsizi, geçim derdinde olanları kucaklayacak, sorunlarına çözümcü -yaklaşacak bir yönetim modelini oluşturmak.

İzmir'in ihtiyacı insan odaklı sosyal belediyecilik

-Halkın yüzde 40’ının kirada oturduğu ve konutların yüzde 60’ının depreme dayanıksız olduğu İzmir’de, konutu olmayan dar ve sabit gelirlilerin konut sahibi olmalarını sağlayacak ‘’UYDU KENT’’ projesini uygulamaya koymak.

-İzmir’ de kentsel dönüşümü halk için halkla beraber ve artan kentsel değerleri hakça paylaşacak bir anlayışla gerçekleştirmek.

-Üniversite kenti olan İzmir’ de öğrencilerin ulaşım, beslenme ve barınma problemlerine çözüm geliştirmek.
Caddede, sokakta, çarşıda, pazarda, iş yerinde yaşamı kolaylaştırma amacına dönük adaletli, şefkatli, ahlaklı ve hizmet aşkı olan belediye yönetimini oluşturmak.

-İzmir’ i birinci lige taşıyarak rekabet gücü yüksek, vizyonu geniş, ufku açık bir ‘’KENT KİMLİĞİ’’ kazandırmak.

-İzmir’in tarih, doğa, kültür, sağlık, inanç ve deniz turizminde, ‘’ MARKALAŞMASI’’ nı sağlayacak projeleri üretmek.

-Kalkınmayı kırsaldan başlatacak, tarımsal üretimi ve verimliliği artıracak politikaları uygulamaya koymak.

SONUÇ OLARAK: İzmir’in üretken, projeci, ufku açık ve sosyal belediyeciliği özümseyen demokrasi ve insan odaklı adaylara ihtiyacı var.