Bu aralar dostlarla birbirimizi sürekli uyarıyoruz:
Aman ha kimseyle dalaşma, trafikte kimseyle kavga etme, yolda yanından geçerken biri yan baktın omuz attın diye üzerine yürüyüp ana avrat düz gitse çıtını çıkarma duymazdan gel ve arkana bakmadan kaç!
Çünkü insanlar çıldırdı.
Artık kavga için bahaneye bile ihtiyaç yok.
Bıçağı eline alan önüne geleni delik deşik edebiliyor mesela.
Tabanca zaten herkesin belinde çok şükür! Nereden alınıyor, nasıl bu kadar rahat satışı yapılabiliyor bilemiyoruz.
Biz yanımızda göz yaşartıcı sprey taşıyamıyoruz, kullanırsak silah yerin geçer başımız derde girer diye… Bu insanlar sokakta okla yayla kılıçla geziyor.
Önceki gün bir baba ile oğlu birine benzettikleri sivil polislere çekiçle saldırdı mesela.
Başka bir manyak yine yanlış birine benzettiği masum bir genci tek yumrukta öldürdü.
***
İşte birkaç gün önce neredeyse benim de haberimi akşam televizyonda izleyecektiniz: “Gazeteci Öncel Öziçer tek yumrukta knock-out oldu!”
Anlatayım…
İzmir’de bir işim vardı. Hallettim köyüme dönmek üzere yola çıktım.
Yeşildere tarafından Konak Tünel’ine girdim, sahil yoluna çıkacağım.
Öğleden sonra, trafik olmuş 56! Zaten o tünellere girip çıkmak deveye hendek atlatmak demek. Kim nereden geliyor, nereye dönüyor, sağdan gelen sola, soldan gelen sağa derken bin bir dikkatle attım kendimi tünelin içine.
Oh rahatladım.
Sol şerit sağ şerit acayip yoğun ama herkes normal hızla gidiyor. Sakin sakin yani.
Birden arkamdaki araç deli gibi selektör yapmaya korna çalmaya başladı. Yapıştı tampona yol istiyor. Yav ben pikaçu muyum? Uçayım mı? Önüm dolu, yan şerit dolu nereye kaçayım da sana yol vereyim?
Camdan elimi çıkarıp n’oluyor gibisinden bir şeyler söyledim anam bu daha da delirdi.
Ve hiç yapılmaması gereken bir şey yaptım o sinirle minnak bir parmak işareti çıkardım camdan!
Bak bak salaklığa bak!
***
Sanki günlerdir herkese aman sakin olun hele trafikte kimseyle dalaşmayın diyen ben değilmişim gibi!
Ama işte hıçkırık gibi bir anda geldi ve tutamadım orta parmağı!
Sen, adamın gözü bir dön!
Trafiği alt üst edip beni geç, önüme kır ve dur, tüneli kapat!
Arabadan bir indi yemin ederim 2 metre!
Streroidlerle şişmiş tipik bir klüp kapısı badigardı.
Salaklığım aynen devam ediyor ve aslında benim de gözüm döndü. Çünkü yaptığım bir şey yok.
Bende artist artist çektim el frenini açtım emniyet kemerini indim arabadan.
Birbirimizin üstüne yürüyoruz.
Ve ikimiz de avaz avaz bağırarak!
Abi adam suratını suratıma yapıştırdı öyle bir bağırıyor ki tükürükleri yüzümü yıkayınca ben bir kendime geldim.
Hafiften titreme moduna girdim ama hala geri vites yapmıyorum.
***
Bağırdığı da şu: “Arabada hamile var ulan!”
Bunu yirmi kere falan tekrarlıyor başka bir şey demiyor.
Ulan varsa var ben ne yaptım yolumda gidiyorum önüm yanım dolu nasıl yol vereyim arabada hamile varsa asıl sen yavaş ve dikkatli gideceksin diyorum ama beni duyan kim!
Tünel kapandı arkada araçlar kornaya basıyor ama kimse inip de müdahale etmiyor büyük ihtimal adamdan onlar da korktu. Herif bildiğin Hulk!
***
Neyse bu “….. git yoksa senin …. koyacam” dedi ve ben arabaya binerken yine meşhur ağzımı tutamadım ve “Asıl sen …. git gerizekalı “dedim!
Tam arabaya binecek iken bu yine bir hışımla döndü. Ben o sırada arabaya bindim ama camım açık. Eğildi ve dirseğini kırıp yumruğunu sıkıp kolunu tam geri esnetti çünkü teknik bir yumrukla yüzümü dağıtacak ve kaçacak yerim yok oturmuşum artık arabaya!
Bir saniye içinde eyvah dedim burnumu yüzümü dağıtacak şekilsiz öleceğim!
Göz göze bakıyoruz adamın yumruk titredi titredi ve son bir küfür sallayıp döndü arabasına bindi hareket etti.
***
Dört tekerlek çıktığım Çeşme’ye dört kolluyla dönecektim yani anlayacağınız…
Ve işin garibi neden öldüğümü de bilmeyecektim çünkü hala adamın neden o kadar öfkelendiğini anlayamıyorum.
Yol istemiyormuş çünkü anladığım kadarıyla. Arabasına binerken ‘bir de beni sıkıştırıyor’ falan gibi bir şeyler geveliyordu. Ki hiç öyle bir şey de olmadı, çok eminim.
Neyse işte siz benim dediğimi yapın yaptığımı yapmayın gözünüzü seveyim artık özellikle trafikte kimseyle dalaşmayın.
Yol mu istedi, ne yapın edin o yolu verin defolsun gitsin.
Haklı olmanızın hiçbir önemi yok, inatlaşmayın.
Adamın delirmiş gözleri, tükürük saçan ağzı ve yüzümde patladı patlayacak titreyen yumruğu hala gözümün önünde.
Biliyorsunuz benim beyin tam randıman çalışmaz pek. Gözüm gereksiz kara.
Ama umarım bu bana sağlam bir ders olmuştur.
Ay ne olur olsun ya!.