Ülkemizi yok oluş sürecine soktular! Kullanılıyorlar. Bu nedenle iktidar yolları açıldı onlara.

Yoksa kapasiteleri asla işgal ettikleri yerler için yeterli değil. Seçilmişler…
Kimse gerçek nedenleriyle yokluğu ve yoksulluğu konuşamıyor. Yolsuzluk, yandaşlara verilen ihaleler, havaalanları, otoyollar ve köprüler anlatılıyor. Tarikatlara peşkeş çekilen hazinemiz!..

Bunlar paravan olarak kullanılıyorlar. Emperyalistler her zaman dini ve dincileri kullanmıştır.
Yıkımın esas ve temel nedeni açıklanamıyor.

Yokluk ve yoksulluğumuzun temel nedeni sürdürülen savaşlarıdır. Suriye’de, Irak’ta ve ülkemizde. Ortadoğu’daki amaçları için ne gerekiyorsa yapıyorlar.
Yeni harita çizilmiş, NATO toplantısında açıklanmış, uygulamaya konmuş…

Bundandır “kindar ve dindar” nesil istemeleri. Halkları birbirlerine kırdırmakla amaçlarına ulaşabileceklerinin bilincindeler. Bu nedenledir ülkeyi bölük pörçük hale getirmeleri.

Sürdürülen savaşlar için bütçemizden harcanan paramız 1 Trilyon Amerikan doları!

Yokluk ve yoksulluk bu nedenledir. Bizim duyabildiğimiz miktarlar kuklaların payına düşen komisyonlarıdır.

YÖK ile ülkenin beynine yumruk indirdiler. Bakmayın 220 tane üniversitemiz var dediklerine. Üniversite niteliğinde evrensel bilgi üretilen kurumumuz yok artık!

Okul öncesi çocuklarımızdan başlıyorlar beyinleri formatlamaya. Din, kuran, inanç adına kendilerini ve çıkarlarını kabullenecek, koruyacak militanları yetiştiriyorlar.

Ne kadar yoksulluk o kadar biat! Dememiş mi Bertold Brecht  “Aç kalmaya görsün insanlar, inançlarını bile yerler!” diye.

Yeni bir kurtuluş gerek bizlere.
Gün o gün; tam da omuz omuza verilecek günlerdeyiz.
Korksunlar!