İzmir’e ihanet yarışına girilmiş sanki!
Körfezi, ormanları, su kaynakları, tarım alanları tümü sermayenin ve onun partilerinin, atadığı seçilmişlerle atanmışların iş birliği ile yok ediliyorlar.
Kent kültüründen artık söz edemezsiniz bile! Yok edilen sadece doğal değil toplumsal ve kültürel değerlerdir de.
Hele şu Kültürpark’ın başına getirilenler!
Anlaşıldı ki, Kültürpark’ın sonu İzBB Başkanı Cemil Tugay’ın döneminde gerçekleştirilecek.
İzmir Uluslararası Fuarı, Kültürpark’ta gerçekleştirildi. Ana tema teknolojiydi değil mi?
Teknolojinin “tek”ine rastladınız mı?
Tabii, döner kebabın en büyük kütle halinde kömürde ve en yoğun dumanla, kokuyla yapılması yüksek teknolojisi vardı; kabul. Sucukçular, pastırmacılar, peynirciler de esasında bu kervana katılabilirler.
9 Eylül Kapısından girer girmez sizi karşılayan incik boncuk tezgahları; seramik, toprak kap kacakçılar; çaputçular… Bunlar üretilirken yüksek mi yüksek teknolojilerin kullanılmadığını mı sanıyorsunuz?
Size belli etmiyorlar elbette. Bilseniz ne teknikler ne yöntemler kullanıyorlar. Bunu dil kursu stantlarından anlıyoruz.
Fuarlar, en son teknolojilerin, üretim araçlarının, ürünlerinin tanıtıldığı ve ticari ilişkilerin oluşturulduğu yerlerdir.
Kültürpark’ ta gerçekleştirildiği ilk yıllarda, İzmir Uluslararası Fuarında, SSCB ve ABD’nin uzay yarışları hakkında bilgi edinilirdi. Uzaya gidip gelen araçlar sergilenirdi. İki blok arasındaki rekabete tanıklık edilirdi.
Sosyalist Blok ülkelerinden Bulgaristan, Polonya, Çekoslovakya pavyonlarında takım tezgâhları sergilenirdi.
Bu tür örnekleri çoğaltabiliriz.
Ama kebap, döner, sucuk, pastırma ve dumanlarını teşhir etmek, koklatmak, yutturmak, tiksindirmek Cemil Tugay seçilmişe nasip oldu. Boşuna seçmemişler demek ki!
Büyük iş başarmış. panayır düzeyinin bile altına çekebilmiş İzmir Uluslararası Fuarını; işporta tezgahları bile daha değerli bunlardan. Her babayiğidin becerebileceği iş değil bu!
İzmir beton kentinin ortasında ekolojik bir vaha olarak kalan son yaşam alanı Kültürpark, sermayece adım adım ve sabırla yutkunularak iştahla yutulma sürecini tamamlıyor. Basmane Çukuru işi halledildi. Sıra Kültürpark’ ta.
Bu ekolojik vahayı yok etmek, beton imparatorlarına peşkeş çekerek sermayelerinin büyümesini sağlamak Cemil Tugay namlı kişiye görev olarak mı verildi? İcraatları bunu gösteriyor.
Kültürpark tiksinti verici hâle getirilerek halkın gözünden düşürülüyor; kıymetsizleştiriliyor. Halkın kullanımından çıkarılıyor. Kültürpark unutturuluyor…
Belediye hizmet binası olarak kullanılan hangarlar… Kentte başkaca yer yokmuşçasına Kültürpark’ a konuşlandırılan emniyet güçleri… Kamuya yer gerektiğinde hemen ilk akla gelen yer Kültürpark!
Bir kente ve kültürüne; yaşama ancak bu kadar düşman olunabilir.
Cemil Tugay’ı aldığı görevi en iyi şekilde yerine getirdiği için kutlayabilirsiniz beton imparatorları ve para babaları…
Behçet Uz’a saygı ve rahmetle…