Uzun süredir gündemi meşgul eden sokakta yaşayan köpekleri uyutmanın yolunu açan kanun teklifi TBMM Genel Kurulu’nda 30 Temmuz 2024 tarihinde kabul edilerek yasalaştı.
Birçok hayvansever ve yaşam hakkı savunucuları durumu hala kabul etmese de birçok yerde toplatılan köpekler ve hayvan mezarları haberleri ile ortalık çalkalanmaya devam ediyor.
Böyle bir zaman ve dönemde böyle bir şeyi konuşuyor olmak bile utanç verici.
Asla kabul edilemez bir olay bir kıyımdır bu…
Hiçbir canlının yaşam hakkını elinden hiç kimse alamaz.
Tanrı sanrısı içinde gözleri kör olmuş bir akıl tutulması bu…
Bu tarih bu karar ve kanun ile tarihe kara bir sayfa ile geçti bile nasıl bir vicdansızlık? Ne yazsam ne desem az…
Bu konu ile ilgili ilk yazım değil son yazımda olmayacak bir şekilde bu olayın unutulup unutturulmaması için bir hayvansever olarak elimden geleni yapacağım…
Geçen hafta İzTV de yaptığım “Esra Kavrukkoca ile Hayat Güzeldir” TV programımda ağırladığım bir konuğum ve yaptıklarından bahsetmek isterim…
Neden burada bunu yazıyorum çünkü uzun zamandır sokak köpeklerinin öldürülmesi üzerine konuşuyoruz, bu kişi ise yaşatmaya çalışıyor ve yaşatıyor…
Hem de iş yerinde tam 36 köpek 7 kedi bakarak…
Evet yanlış okumadınız iş yerinde 20 personeli ile birlikte 36 köpek ve 7 kediyi barındıran bakım veren yaşatan yardım sever hayvan sever bir iş insanı…
Bu kişi Can Şafak Uzsoy;
Birçok farklı cinsten 36 köpek ve 7 kediye kendi iş yerinde bakıyor. Bu hayvanların hepsinin de ortak noktası sokaktan kurtarılmış. Hepsinin de zor bir hikayesi var kimisi bir kafeste sadece üretim için tutulmuş kimisi de sahibi tarafından dayak ve işkence görmüş bazısı yaşlandığı için bazısı da hasta olduğu için sokağa terk edilmiş. O anlatırken gözlerim doldu ve utandım insan olmaktan…
Bir iş insanın yaptığı iyilik ile nasıl da değişmişti bu canların hayatı…
Peki ya daha çok kişi yapsa diye düşündüm…
Keşke iyilik bulaşıcı olsa keşke daha çok kişi bunları yapabilse
İş yerleri, kurum kuruluşlar, büyük fabrikalar, özel okullar, oteller kimisi bu canlardan evlat edinse kimi artan yemeklerini verse kimi de barınaklara yardım etse ama herkes bir şey yapsa dedim ya iyilik bulaşıcı olsa…
Kapınızın önünde ki mahallenizde ki köpeklere kedilere sahip çıkın, imkânınız varsa alıp kısırlaştırın aşı yaptırın…
Biliyorum aslında bunu yapması gerekenler var ama işte neyse… Orayı geçiyorum…
Sokakta bir hayvana bir iyilik yaptığınızda hissettiğiniz o duygunun hiçbir tarifi yok. Daha güzel bir dünya mümkün bizlere dayatılan her ne olursa olsun bunu değiştirmekte bizlerin elinde.
Eğer alışır da umursamazsak her şey için çok geç olur bir gün bir bakmışsınız işler çok daha farklı bir boyuta…
Bu dünyanın sahibi bizler değiliz sadece bizim yaşam hakkımız yok.
Herkes elini vicdanına koysun ve düşünsün…
Daha güzel bir dünyaya…