Yaklaşık dört yıl önce bir tanıdığım TikTok’la ilgili şöyle bir şey demişti: Türkiye’de küçümseniyor ama sosyal medya üzerinden para kazanmak için özellikle Amerika’da müthiş bir platform şu anda…
Hem çok anlamamış hem de Instagram gibi bir yer herhalde diye düşünmüştüm.
Bu ülke ile ilgili bana hiç bilmediğim hikâyeler öğreten, size hep söylediğim o gündüz programları bunun da ne demek olduğunu öğretti.
Eskiden erkekler evden kaçar, birilerini bulurdu ya… Bu TikTok sayesinde bir gördük ki Anadolu’nun kasabaları köylerinden kadınlar arkalarında bilmem kaç tane çocuğunu bırakıp o platformlarda buldukları adamlara kaçmaya başladılar.
Kocaları ekranda ağlıyor karımı kurtarın, kesin tehditle tutuluyor diye…
Hepsinin söylemi aynı.
Sonra kadınlar çıkıyor ekrana, hayır ben kendi isteğimle gittim, çocuklarımı da eski hayatımı da istemiyorum, diyorlar.
Çünkü artık çok para kazanıyorlar!
Bakın bazıları demiyorum. Hepsi…
Evet TikTok’tan…
İlkokul terkler ama TikTok’u çözmüşler…
Diyeceksiniz ne kadar kazanabilirler ki?
Sıkı durun…
En kötü günde 30-40 bin lira!
Günde!
Ne yapıyorlar derseniz her türlü rezillik…
Bu uygulama artık dünyada da sıkıntı…
Çünkü tam bir toplum yozlaştırma platformu.
Türkiye’deki kullanıcıların en büyük destekçileri gurbetçiler.
Çünkü onlar için gönderdikleri paralar para değil.
Bir senedir ağzım açık izleyip anlamaya çalışıyorum burası nedir ne değildir diye…
En çok para kazananlar eskiden pavyonda çalışmış ya da fahişelikten geçinen kadınlar.
Bunu saklamayıp eski hayatlarını anlattıkça daha çok para yağıyor.
Anlaması çok zor değil mi?
Bunlar ajanslara bağlı.
Ajans onları yönlendirip ne yapmaları gerektiğini söylüyor.
Mesela kaos yaratın birbirinize küfredin diyor ve bu kadınlar onu yaptıklarında futbol taraftarı gibi taraftarları onlara para yağdırıyor.
Arenadaki kanlı savaşları izleyen Romalılar gibi…
***
Yazının başında söz ettiğim köylerden kasabalardan çıkan kadınlar da bu dijital p*z*nklerin emrinde kimi türbanıyla göbek atıyor, gibi açılıp saçılıyor.
Sonra bir emirle birbirlerine en yakası açılmadık sözlerle saldırıyorlar.
Ve gelsin paralar…
Diyeceksin ki sana ne hepsi yetişkin ne yaparlarsa yapsınlar.
Öyle değil işte…
Küçücük çocuklarını bu iğrenç pazara alet ederler var…
Kız çocuklarını göbek atmaya zorlayan, engelli çocuklarını para için kullanan…
Pasta o kadar büyük ki bir süre sonra birbirlerine girip kendi canavarlarının kurbanı olmaya başladılar.
O söz ettiğim taraftarlar bu hesapları çocuk tacizinden şikâyet ettiler.
Bir halttan anladıklarından da değil hani...
Dedim ya şuursuz cahil taraftar şehvetiyle.
Ama bu iş o küçük çocuklara yaradı.
Devlet tek tek bu hesapların istismar ettiği çocukları koruma altına almaya başladı.
Gerçi bundan bile nemalanan kadınlar var, çocuklarım gitti deyip takma kirpikleriyle ağlamaya çalışan para dilenen.
Her feryatları gurbetçi Euro’su olarak geri dönüyor.
***
Cehennemin en karanlık yerini düşün işte TikTok orası…
Tüm ahlaki değerlerin yerle bir edilerek paraya çevrildiği yer.
Dante görse İlahi Komedya’yı yeniden yazmaz, yazmaktan vazgeçer.
Çocuklar artık ne olmak istiyorsun sorusuna doktor, mühendis demekten vazgeçti.
Kolay yoldan nasıl para kazanıldığını biliyorlar.
Ama…
Amasını bu ülkenin başına gelecekleri bilen ve nasıl bildiğini asla anlayamayacağım o büyük adam yıllar önce söylemiş:
“Çalışmadan, yorulmadan ve üretmeden, rahat yaşamak isteyen toplumlar, evvela haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini daha sonra da istiklal ve istikballerini kaybetmeye mahkûmdurlar.”
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
