Dikkatinizi çekiyor mu bilemem? Geri dönüşüm atıklarının depolarında yangınlar sıklaştı!

Bu yangınlar atıkların giderilmesinin yöntemi olarak kullanılıyorlar bence.

Havaya dioksinler, furanlar karışıyormuş kime ne? Üstelik bunlar Dünya Sağlık Örgütü’nce birinci sıraya yerleştirilmiş kanser yapıcı kimyasallarmış kimin umurunda?

Elbette izin alarak yapılıyor bu depolamalar. İyi de nasıl inceleniyorlar, yeterli önlemler aldıkları hangi ölçütlere göre belirleniyor? İncelemeyi yapanlar konunun uzmanları mıdırlar?  

Kentlerin ortalarında veya hemen yakınlarında nasıl izin verilebiliyor bu atık depolarına?

Yani halk sağlığı bu kadar yok sayılır para bu kadar ön plana alınabilir mi?

Valilikler, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürlükleri ne yapmaktadırlar bu konuda?

Ya belediyelerimiz? Sadece gerçekleştirilen yangınlara söndürme aracı göndermekle mi yetiniyorlar? Yoksa bu atık depolarıyla ilgili başkaca görev, yetki ve sorumluluklarının olduğunun farkındalar mı?

Tüm Türkiye’de durumları aynı bu depoların. Çünkü politik olarak ülke tehlikeli atıkların çöplüğü hâline getirilmiştir. Nükleer atık çöplüğü bile vardır İzmir’in. Devlet bu nükleer atığın kaynağını, ülkemize nereden sokulduğunu, kimlerin getirdiğini açıklamamaktadır.

Üstelik de bilindiği hâlde yedi yıl da saklanmıştır.

Atık depolarındaki yangınların ardı arkası AKP ve aynı politikaları izleyecek partiler iktidarda oldukları sürece kesilmeyecektir.

Bakın gemi sökümünde nasıl yasadışı trafik sayılan gemiler getirilip sökülmeye devam ediyor. Her bir geminin sökümü ayrı serüven…

Gemi söküm işçileri kendileri için hastalık, sakatlık ve ölüm alanı olan bu tesislerde açlık sınırında ücretlerle çalıştırılıyorlar. Gemi söküm tesislerinin patronları her türlü yasadışı işleriyle de zenginliyorlar. Kaçakçılık ve diğer suçlarıyla ilgili haberlerin çıktığı gazete sitelerine erişim yasağı getiriyorlar, saklıyorlar, gizliyorlar…

Ama işçilerin sesleri bu sefer gür çıkıyor. Herkes bu yoksulluğun feryadını duyuyor!

Havlu Hareketi nasıl destek bularak güçleniyor ve eninde sonunda kazanacak, halkı sahillerle, kumsallarla buluşturacaksa; atık depolarındaki yangınlar da gemi sökümdeki yasadışılık, insanlık dışılık da yine halkın bu konularda bilinçlenmesiyle, örgütlenmesiyle, direnişleriyle son bulacaktır.